Duymadık demeyin: İktidarın bir ‘reform paketi’ varmış
AK Parti Genel Başkanvekili Efkan Ala’nın şu açıklamasına göz atalım: “Avrupa Birliği müktesebatında olan ve Türkiye’nin yararına reformları hayata geçireceğiz. (..) Ekonomide öngörülebilirliği, adalete güveni artıracak reformları gündemimize aldık. Önümüzdeki bir yıl içinde hızlı bir reform süreci göreceksiniz.”
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de, kaç gündür, Avrupa Birliği (AB) ile ilişkilerin yeniden güçlendirileceğini söyleyip duruyor. Bu amaçla Brüksel’e gidip AB yetkilileriyle görüşmüş de Şimşek…
Ne oluyor?
Bu sorunun cevabı, aslında AK Parti’ye yakın gazetelerin konuya verdikleri önemden -daha doğrusu önem vermemelerinden- alınabiliyor.
Ala’nın ‘yeni reform paketi’ konulu açıklaması kulağıma gelince, dün, haberi nasıl değerlendirdikleri merakıyla, iktidara yakın gazeteleri gözden geçirdim: Sabah ve Milliyet’in birinci sayfasında yer bulamamıştı haber; Hürriyet’te ise sayfanın en altındaki küçük bir kutuda değerlendirilmişti.
İnanılması hayli güç mesajlar bunlar da ondan…
Güçlüğü, Türkiye’nin AB’ye ‘tam üyelik süreci’ni başlatmış, o uğurda ‘reform’ sözcüğünü hak edecek önemli adımlar atılmasını sağlamış AK Parti’nin, 22 yıllık iktidarının son yıllarında, yönünü çok farklı istikamete çevirdiği gerçeğinden kaynaklanıyor.
‘Reform’ müjdesi veren yetkilileri de, geçmişte sıkça sözü edilen, ne anlama geldiği belli ‘Kopenhag kriterleri’nden değil, AB’den uzaklaşmayı simgeleyen anlamı belirsiz ‘Ankara kriterleri’nden söz ediyorlar.
‘Kopenhag kriterleri’ denilse, ‘istikrarlı ve kurumsallaşmış bir demokrasi, hukuk devleti ve hukukun üstünlüğü, insan haklarına saygı’ gibi kavramların içlerinin ‘reform paketi’ ile hedefleneceği düşünülebilirdi.
‘Ankara kriterleri’ ile neyin kast edildiği ise belirsiz.
Benim aklıma, iktidarın MHP ile ortaklık kurduktan sonra izlediği politikalar geliyor ‘Ankara kriterleri’ kalıbı kullanıldığında…
AB’ye özellikle ‘Kopenhag kriterleri’ kapsamı yüzünden karşı MHP; bunu da, Genel Başkan Devlet Bahçeli’nin konu ne zaman gündeme gelse, açık ettiği görüşlerinden biliyoruz.
Şu sözler Bahçeli’ye ait:
“Avrupa Birliğinin kirli, kindar ve tarihi hesaplarla ihata edilmiş müzakere defteri açılmamak üzere, ister tek taraflı ister iki taraflı olsun, mutlaka kapatılmalıdır. Bizim için Avrupa Birliği bitmiştir. AB’yle doğmadık, AB’siz de ölmeyiz. AB’yle var olmadık, AB’siz de yolda kalmayız. (..) AB işine baksın, kandıracak, müzakere çıkmazına sürükleyecek boynu eğik yeni ülkelerin peşine düşsün, bizden de sonuna kadar uzak dursun.”
Efkan Ala ‘reform paketi’ içerisinde, ekonomi, hukuk ve sivil toplum alanında yapısal düzenlemeler yapılacağından söz ediyor.
Oysa, bugünün siyasi ortamında:
Parti kapatılması gündemde…
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) ve Anayasa Mahkemesi (AYM) kararları uygulanmıyor, Anayasa Mahkemesi’nin yargıçları hakkında Yargıtay’ın bir dairesi suç duyurusunda bulunabiliyor…
Sivil toplum üyeleri Gezi Parkı davası sonucu cezaevinde…
Halkın oylarıyla seçilmiş bir milletvekilinin, aynı durumda olan iki milletvekilinden farklı muameleye uğratılarak, seçildiği kenti TBMM’de temsiline geçit verilmiyor…
Ekonomi de, büyük çapta, ülke geneline hakim olan bu hava yüzünden kendine gelemiyor. AB ile yeniden yakınlaşma için çaba gösterildiğini paylaşan Hazine Bakanı Şimşek’in, hayat pahalılığı ile mücadele programının vadesi, her ay biraz daha ileriye atılmak zorunda kalınıyor.
Sözün kısası, AK Parti yetkilisi ile bakanının ‘reform’ beklentisine, AK Parti’ye yakın medya nasıl duyarsız kalıyorsa, gerçekleşeceğine parti içerisinde de inanan çıkacağını sanmıyorum.
İnanılabilmesi için yukarıda özetini verdiğim günün tablosunun değişmesi şart:
AİHM ve AYM kararları bütünüyle uygulamaya konularak cezaevindeki milletvekili görevine başlayabilmeli, sivil toplum liderleri cezaevlerinden çıkmalı, parti kapatma ve partilileri cezaevinde tutma uygulamalarından vazgeçilmeli…
Ve, Sinan Ateş’in yalnızca katilleri değil, katilleri onları kiralayanları da yargılanabilmeli…
Tabii bunun ardından da, AB’li veya AB’siz, mevcut anayasada zaten belirlenmiş, çağdaş bir ülke olmanın gereklerine uygun kriterler mevzuata geçirilerek, devletin bütün kurumları tarafından benimsenmeleri sağlanmalıdır.
Yapabilir mi bunu iktidar?
İstenirse AK Parti elbette yapabilir, ama yapmazsa iktidarda kalması zor.















25 yıl yapamamış da şimdi mi yapacak...aklımızla alay etmeyin bari...İktidar, kendi azınlık tabanının işine yarar bir şey varsa yapar. Evrensel anlamda bir şey yapmaz bilesiniz...
Yanıtla (2) (0)AKP koalisyonu nemalandığı hazineyi boşalttı. Kuyu kurudu, ilave vergilerle de kuyu dolmuyor. Reform lafları iktidarda biraz daha zaman kazanmak için yapılan algı operasyonlarının bir parçası. Bunlara da inanan pek kalmadı. Harcamaları kıssan beslemelerin aç kalacak, koalisyon dağılacak; kısmasan kendi ellerinle sebep olduğun enflasyon düşmeyecek. İki ucu moklu değnek. İki yıla kalmaz millet AKPyi tarihin tozlu raflarını kaldırır.
Yanıtla (3) (0)Hayırlı bi iş yapmaz, yapamaz. Haydi Abbas vakit tamam..
Yanıtla (1) (0)Reform adı ile yapılmak istenenin, bütün toplumu kucaklayan, bütün toplumun ortak iyisini gerçekleştirmeye çalışan bir arayış olduğuna nasıl inanalım. Ne zaman reform kelimesi duyduk ise hukuk devletinden, adalet devletinden, hukuki güvenlikten, temel hak ve özgürlükten koca koca parçalar koptu gitti. İktidar olma yarışında oy vereceklere parmak dahi sallanır hale geldi. Bu dahi demokrasi gibi gösterildi. Şu andan sonra kandırılmayacağımıza nasıl inanalım.
Yanıtla (0) (0)Akp için geçti borun pazarı .... Akp millet adına tüm ümitleri geriye donulmez bitirdi. Çünkü iatismar etti herşeyi.
Yanıtla (2) (0)Elon Musk. Cins Adam..Insan soyunun hem de organik olarak devamini kendisine dert edinmiş.Bu yuzden bir an once diger gezegenlere koloni kuralim ki dunyayamiza birsey olursa Insan Nesli orada sursun diyor..Harbi oldugunu gostermek uzere 10 tane de çocuk yapmis.Iyi guzel de..
Yanıtla (0) (0)Samanyolu galaksisinin ötesine nasıl gececekmiş. Dünyaya bir şey olunca galaksinin dokunulmazlığı mı var?
Yanıtla (0) (0)"Reform " duyunca gozleriniz parlamış.Reform dan anladıginız ise AB muktesebatina uyum,daha fazla Batililaşma ,Muasir Medeniyet seviyesine cikma herhalde.Yani sizin hedefiniz de Japonya,Kore, ya da "gelismis" bir Avrupa ulkesi olmaktan ote değil anlaşılan.Bunun daha uzeri yani bir Medeniyet fikri sizde yok diye goruyorum.AK parti hareketinin giderek sonumlenmesine ve teslimiyet ile neticelenmesine calışacaksiniz belli.Ha gayret cogu gitti azı kaldi.AK partiyi one surenlerin amaci da buydu zaten
Yanıtla (1) (31)Yer yüzünde iki medeniyet olmaz. hiç olmadı. yerel kültürler olabilir. medeniyet insan-doğa ilişkisinin ürünüdür. bir anlamda ortak akıldır. aynı alt-yapı aynı sonuçları verir. bu günkü batı medeniyeti Hıristiyanlığın ürünü değildir. İslam ile karşı durmak en başta islama zarar verir. elbette yerini başka oluşumlara bırakacaktır. şu anda seçeneği yok gibi görünüyor. bunu kabenin etrafında yükselen 100 katlı binalara bakınca görürsünüz.
Yanıtla (4) (1)12:24..Hikaye senin anlattigin gibi düz degil.Oncelikle Tek bir medeniyetten soz edeceksek ona bir isim vermeliyiz. Mesela "Insan Medeniyeti","Dunya Medeniyeti" olabilir mi..Olursa ordan gideriz. Bati medeniyeti
Yanıtla (1) (4)Grek ve Roma dunya tasavvuru uzerine kurulmustur ancak Hristiyanlık ve Yahudilik (tabbi ki tahrifata ugramıs.Din yani IIslam in tahrif edilmis hali)tarafindan sekillendirilmistir. Platon un ogretilerinde Hz.Musa nin Ilminin izleri gayet barizdir..
12:24.Medeniyet soyle de tarif edilebilir: Yerlesik duzene gecen Insan topluluklarininKavimler) kendi evren ve insan tasavvurlari ile ortaya koyduklari yasayis ve uretim bicimleridir.Bu baglamda da Cin medeniyeti,Hint Medeniyeti,Kizilderili medeniyeti,Bati medeniyeti,Islam Medeniyeti v.b. den bahsedebiliriz.Neden Bati medeniyeti diyoruz..once yazdigimda acikladim.Kizilderili Medeniyeti olur mu..Evren ve Insan ve canli cansiz tasavvurlari Batinin ve bazi muslumanlarinkinden cok daha saglamdir..
Yanıtla (0) (2)Medeniyet demek sadece KURALLAR demektir. 2000 yıldır, dünyanın her tarafında, hayatın her alanında. Kural olmayan yerde medeniyet olmaz! Kural üçe ayrılır, doğa , din ve akıl kuralları. Doğa kurallarında medeniyet yoktur. Din kuralları doğmatik olduğu için gelişime izin vermez. Ancak akıl ve bilim kurallarıdır ki, hayatın ihtiyaçlarına, değişime, gelişime izin verir, medeniyet yaratır. Kendinize etrafınıza bakın anlarsınız.
Yanıtla (1) (0)Anladim..Alman halki mesela kurallara cok uydugu icin medenidir.Ama Yunalilar kurallari pek sevmedigi icin degildir..
Yanıtla (0) (1)Batı medeniyeti denince ben batının güncel yazılı metinlerinde var olan insan aklının nihai seviyesini anlıyorum. Bu yüksek seviye akıl batının yalnızca yazılı metinlerinde yer almaz aynı zamanda pratikte de örnekleri görülebilir. Bu yüksek ortak aklı yakalayan insan sayısı dünyanın her yerinden fazla.
Yanıtla (0) (0)Yandaş medyanın bile inanıp haber yapmadığı iktidarın reform dusuncesini siz yazmışsınız. Onca yanlışin içinde böyle bir şey yapmasının mümkün olamayacağını siz de biliyorsunuz, zaten yazmışsınız, bunun için de Bahçeli engeli varmış gibi iktidara mazeret uretmeyin.
Yanıtla (2) (0)Bir zamanlar da "ileri Demokrasi" leri vardı.
Yanıtla (2) (0)saygı değer fehmi bey üç partinin birleşip başına sayın gülün geçeceği kulis haberi var inşaallah doğrudur da geç kalınmış da olsa bu milletin önüne sağa sola sapmaya gerek kalmadan dört başı mamur düzgün bir alternatif konulurve böylece sayın gül gibi dünya çapındaki bir devlet adamından bu millet yeniden düzlüğe çıkma adına istifade eder diye düşünüyorum.
Yanıtla (1) (5)Yok yok dsha o birilerinin koltuktan kalkmasını bekler önce..
Yanıtla (2) (0)Belki hak vaki olur diye de uzaya bilir niyet.. sonra beklenir davet gelsin diye… hah! İşte o zaman o iş olur anca:)))))
Tegmark Evren in temelinde matematik oldugunu soyluyor..Platon a kadar da gidiyor..Kendini ultra Platoncu olarak tanimliyor..Sonra gunumuzun asil mevzusu olan" Bilinç" meselesine geliyor ama bir Aristotelesci olarak..Cunkü Bilinc i de Evren in matematik yapisindan zuhur eden bir olgu olarak tanimlamaya girisiyor.Bati nin genel hastaligidir bu kavramlari yerli yerine oturtamamak.Aristo nun taxonomisi icinde debelenip durmak.Bu yuzden el attiklari her konu kavga gurultu ile nihayetleniyor.
Yanıtla (4) (1)evet, batı ülkelerinde kavga gürültüden geçilmiyor, insanlar aç, susuz, perişan halde. Hayatları zindan olduğundan islam ülkelerineden sığınma talep edip, ölüm pahasına yollara düşüyorlar.??
Yanıtla (7) (0)Kafanızı kumdan çıkarın, beyninize oksijen gitmiyor.
Iki dunya savasşini muslumanlar cikarmadi sanirim..Ucuncusu de yolda Bunlarin medeni cagdas gorynusune cahiller aldanir ancak.Su anki bir numarali gundemleri hizla Silahlanmak ve ordularini tahkim etmek.Sozumona Çin ile Rusya ile hasimlasiyorlar,Fransa ile Almanya yakinlasiyor(!). Merak etme ,hele bir ortalik kizissin once birbirlerini bogazlayacaklardir.Gozlerini dunya nimetleri burumüs.Beyefendi Ingiltere bile zorunlu askerlik getiriyor.Dertleri somurgelerini kaybetmemek..
Yanıtla (0) (4)Kainatın iskeletinde; hikmetli bir matematik ve algoritma olduğu aşikar.
Yanıtla (3) (0)Allah' ın adil isminin önce ve özellikle tecellisi matematik ilmi ve uygulanışı olan kainata bakar. Sonra da müslüman ülke yönetimlerine bakar ve gözetir.
Ali matematik ozellikle de sayilar evren in kjrulusunda bir sekilde var..Bu bence taa Hz. Adem den bu yana bilinen bir mevzu..Bati bu hakikati daraltarak almış..Mesele Insan i ortaya cikarmak onun Evren ini olusturmak ve ona onune konulani anlayabilmesi icin bir arac sunmak ile ilgil ama bati bunu iskaliyor.Bir de Hesap gununde herkesin hesabinin onune en ince detayi ile konulmasiyla alakasi var da o cok derin bir mevzu.
Yanıtla (0) (2)Tek bir reforma ihtiyaç var o da zihinlerin değişmesi. Adaletin gelmesi ve uygulanmasıdır. Hakimler ve savcılar üzerindeki vesayetin kalkmasidir.
Yanıtla (2) (0)Rahmetli Demirel'in dediği gibi " tencerenin deviremeyeceği iktidar yoktur "... Ekonomide " SIKILAŞTIRMA " adı altında ZULÜM den başka birşeye benzemeyen bir politika uygulanıyor ve budurmdan dolayı REEL SEKTÖR derin bir batışta....Bir çok firma, tezgahını satmaya çalışıyor, işyerini kapatmaya çalışıyor, şirket olarak borç batağı, kişisel olarak da borç batağının içerisinde....Ancak bunun sebepleri hep ISKALANIYOR....!
Yanıtla (0) (0)İstenirse Ak parti yapabilir demek artık kullanılacak bir söz değil. Ortada Ak parti yok. Sadece Sayın Erdoğan var. Bazı söylemleri gerçekle uyumlu kullanalım. Erdoğanin motivasyonu ise bellidir. Sorun halkın motivasyonu nedir?
Yanıtla (1) (0)Artık bu iş yalancı çobanın fıkrasına döndü !
Yanıtla (4) (0)Valla bize , paketlerden doğrusu gına geldi be kardesim !
" He de geç " !
Yazınızda değindiğiniz çağdaş değerlerin hiç birini bu güne dek içselleştirme gereği duymayan Ak Parti’nin,son Maarif Müfredatının içeriğine bakıldığında bundan sonra benimseyeceğini beklemek eşyanın tabiatına aykırıdır.
Yanıtla (5) (1)Bahçeli bu ülkenin başına gelmiş en büyük problemlerden biridir.
Yanıtla (16) (0)MaxTegmark,Elon Musk,vb. Bir grup insan Gates,Zuckerberg vb. Gibilerine gore Insanlik adina daha bir sorumluluk hissediyorlar gibi..Yapay Zeka,Bioteknoloji gibi Ongörulemeyen alanlarda temkinli olunmasi icin sirketler ve devletleri derin dusunmeye davet ediyorlar. Bu guzel..Ama dunya tasavvurlarina gelince Insanliga ikna edici bir dunya sunamiyorlar.Bu dayandiklari metafizik zeminin bozuk olmasindan kaynaklaniyor.Max Tegmark matematigin derinliklerine inerek birseyler gormüs.Ama kadraji buyutemi
Yanıtla (0) (1)Reform, yeniden düzenleme demektir. Bu iktidar reform yapamaz, deform (masyon) yapar. Bkz güncel örnek 'Maarif Müfredatı) Dünyanın en mutlu müslümanları laik ülkelerde yaşıynlardır. Kendisine müslüman diyen ülkelerdeki müminler ya mutsuz ya perişandır. Bkz. Rahmi Turan bugün Sözcü yazısı. Sn Mahfi Eğilmez in Kendime Yazılar sayfasındaki son 2 makalesi.
Yanıtla (2) (1)..Sakir Kocabaş..Daha 1960 larda Sun'i Zekadan bahseden kisi.Bu alanda kullanilan programlama dilleri uzerinde calismis.Ve bati nin elindeki kodlardan cok daha yuksek kapasiteli bir yapay zaka dili ortaya koymuş.IHA larimizdaki Tegmark
Yanıtla (0) (3)in Rickefelker in onca destegine ragmen yapamadigi ve kiskandigi program budur.Sakir Kocabaş Kur'an ayetlerinin kendisine yardimci oldugunu soyluyordu.Muhendislikte isler nispetten kolay..Darisi Sosyal Bilimler Felsefeye,Ekonomiye..
Selcuk Bayraktar da MIT ye gitmisti..Orada Max Tegmark tan da ders almıs anlasilan.Tegmark bati nin parlak cocuklarindan.Elon Musk ile aynı klupten.Max Tegmark Selcuk Bayraktar onun ogrencisi oldugu icin utaniyormus.Konunun derininde babasinin yahudi olami da var ama asil mesele Bayraktar in IHA larinin Tegmark in tasarladıklarindan ustun olması.Bu nasıl olmuş peki...
Yanıtla (0) (4)AKP kurumsal yapısı olan bir parti değil. Lideri olmadan bir "hiç"e dönüştürüldü. AKP demek bile artık gereksiz. Erdoğan demek daha doğru. Şimdi Erdoğan'dan 20 sene gençleşmesini beklemek kadar saçma, eski AKP'ye dönülmesi. O zaman güç henüz Erdoğan'da değildi. Asker, bürokrasi aşırı güçlü idi. Erdoğan Batı'ya meyletti, kimse AB'ye karşı çıkamazdı çünkü. Şimdi tüm güç onda. AB ona fayda sağlamıyor. Vesayet ise onu kucakladı, dost-yoldaş oldular. Reform neyi daha kötü yapacaklarının sloganı oldu.
Yanıtla (1) (0)AKP umutsuz vaka oldu artık. Boş boş umut bağlamak zaman kaybı ve o parti yöneticilerinin bugün ve yarınki emellerine hizmet etmektir.
Yanıtla (4) (0)Sorumluluk akpartide.
Yanıtla (14) (1)Yönetim bahcelide.!
Sorumluluk kimsede değil. Yükümlülük ise bizde .
Yanıtla (4) (0)"Yırtılan Bekirin yakası " denir bizde
Yanıtla (2) (0)Zam verilmeyen emekliye Kurban Bayramı öncesi:Uçak bileti,kamu tesislerden
Yanıtla (2) (1)indirim derken bir indirimde şehirlerarası otobüs biletlerinde yüzde 20 indirim kararı yayımlanmış Resmi Gazete’de
hadi iyisiniz emekli kardeşler.artik çıkarız bol bol seyahate!!!
Ülkeyi 1990 yıllara geri döndüren tüm siyasiler tüm aydınlar ve bugünler gelmesinde direk endirek katkı sunan tüm bileşenler paydaşlar tarihin arşivinde yerini alacaktır.
Yanıtla (0) (0)Ülke mutlaka düzlüğe çıkacak ama yeni yine yeniden ruhu taşıyanlarla.
AKP'nin her tarafi "reform"olsa ne yazar,vatandasin artik karni tok bu masalciklara.AKP yakinda vatandasa "reform paketi" yerine "aclik yardim paketi" dagitmasi zaruri olacak..
Yanıtla (1) (0)Yine meselâ: ABD PKK+YPG'ye 11 Haziran 2024 tarihinde Suriye'nin kuzeyin yerel seçim yaptırma işinde. Muhalif gazetelere göre bu gelişme haber niteliği taşımıyor mu ? Yoksa buradan AKP+MHP işbirliğini bozacak malzeme çıkmaz mı? Ne buyurdunuz..?
Yanıtla (1) (0)Sayın Fehmi Koru
Yanıtla (2) (0)Yazılarınızı yıllardır beğenerek okuyorum. Bugünkü yazınızı da ilgiyle okudum
AHİM kararlarının uygulanmamasından bahsederken yüzbinlerce insanı ilgilendiren ve ısrarla uygulanmayan bir AHİM kararından hiç bahsetmemişsiniz. Bu durumu anlamakta zorlandığımı belirtmek isterim
Yorumculardan daha hala Batı medeniyeti nedir, nelerin üzerine bina edilmiştir,demokrasi nedir,hak nedir bunların İslam medeniyeti ile bağdaşan ve bağdaşmayan yönleri nelerdir bilmeyenler var.Cut gibileri önce bunları bir okuyup anlaması lazım.Sadece bir Niyazii Mısri'nin hayatını okusan bile bazı şeyleri anlayabilirsin.İslam medeniyeti 1600'lerden beri bozulmakta iken Batı medeniyeti yükselişte.Bunu bir anlayabilseniz.
Yanıtla (5) (0)İktidara yakın olmayan gazetecilerin hepsinde de AKP+MHP işbirliğini biterebilmek için yoğun mesai göze çarpıyor. Yani yerel seçimden sonra muhalif gazetelerin sayın yazarları tüm tuşlara birden basıyor. Bu anlamda siz sayın yazarın da göreve çağrıldığınızı düşünsek hata mı etmiş oluruz?
Yanıtla (1) (3)Akp ve MHP kabul etmeselerde, bir takiye partisidir. Aynen ülkede yaşayan cemaat ve tarikatler gibi… AKP nin kuruluş yıllarındaki söylemlere bakarsanız Anavatan partisi gibidir. İnsanlar o zaman buna kanıp oy verdiler. Ancak şimdi ise refah partisinden bile kötü durumdalar. Bir parti bu kadar mı omurgasız olur? Bukalemun gibiler, yarın CHP nin rolünü de çalmaya çalışırlarsa şaşmam.
Yanıtla (11) (1)2013 yılından sonra tren yön değiştirdi. O esnada trenden atlayan atladı. 11 yıldır hızlanarak ters istikamette gitmeye devam ediyor.
Yanıtla (11) (0)Bahcelinin soylediklerine harfiyen katiliyorum.Bu bati dusmanligi degildir.Batiya ustun gelecek bir medeniyetin olabilecegi ,bizim bunu basarabilecegimiz iddiasidir.Turkluk ve Muslumanlık icin Allah in rizasina uygun bir hayat ve toplum duzeni ancak Batı yı aşarak kurulabilir.Bunun icin once onlar gibi olmak da gerekmez.Ha gayret ..Batililarin yuzyillardir halledemedigi Şark Meselesini Turk ve musluman gorunumlu sizler halledeceksiniz.Bosuna gondermedik sizleri Bati unuversitelerine.
Yanıtla (3) (22)Artık bunlarla olmaz, anlayın ey halkım!
Yanıtla (11) (0)ülkemizin siyasetini 2 ye ayırmak gerekiyor. bahçeli öncesi, bahçeli sonrası. yaralı birine, metalden de baston verirsin, yerden bulduğun bir dal parçası da. metal baston yaralıyı güvenli tutar, yerden bulduğun dala yaslansan kırılacak gibi durur. seni ayakta bile zor tutar. ancak elinden atarsan sen yıkılırsın. hükümetteki bahçeli de böyle işte.
Yanıtla (1) (1)GÜNAYDIN bu iktidar halkı da dünyayıda uyuttu hak hukuk demokrasi ve AB agireceğiz diye 10 12 sene pazı iyileştirmeler yaptı ama ondan sonra asıl yüzü olan siyasi İslamı 0rtağı fetöyle uygulamaya başladı ordu komutanlarını bir davayla tutukladı kamu kurumlarını bozdu ülke düzeini değiştirdi ülkenin yönünü batıdan ayırdı herşeyi dine uyarladı ülke bir ortadoğu ülkesi haline geldi ekonomi çöktü orta sınıf yok oldu ülke bedava yapılıyor yalanıyla 30 40 yıl borca sokuldu şimdide YÜZYIL masalı anlat
Yanıtla (12) (3)İktidar değişmediği sürece herhangi bir gelişme görmemiz mümkün görünmüyor. Normal yollarla iktidarın değişmeyeceğini de söyleyebilirim.
Yanıtla (6) (0)Mehmet Şimşek in bulacağı çözümler günü kurtarmaya yönelik palyatif çözümler. Rus tehdidi ,AB ile ilişkimizi sürdürüyor. Döviz ihtiyacını yeraltı dünyası karşıladığı sürece ödemeler dengesi sorun olmaz. Reform beklentim düğünlerde havaya ateş etmenin serbest olması üzerine.
Bahçeli orada durdukça zinhar mümkün değil.
Yanıtla (7) (2)Yapmaz, yapamaz. Boşuna bir bitmeyen beklenti bu. Akp fabrika ayarlarına dönsün de falan filan. Yani bunu daha ne kadar test etmeniz gerekiyor. Ortada parti falan yok. Bir kişiye biat etmiş bir güruh var. Kendisine devlet-i şahane falan gibi ifadeler yakıştırıyorlar. Yanılmaz, yanlış yapmaz, herşeyi bilir bulur falan. Ama işte bir Sinan Ateş cinayetinin arkasını bulamadı. Herkes gördü ama o görmek istemiyor. Öyle olunca dava da başlayamıyor, iddia yazılamıyor falan filan. Yani artık geçin bi.
Yanıtla (10) (0)Dönüp dolaşıp Avrupa Birliğine tam üyelik sürecinin yeniden başlatılmasına geldik.acayip bir ülke Türkiye.bu ülkeye komünizm lazımsa onuda biz yanı devlet getirir diye söylenmiş bir devlet sözündeki gibi.dur bakalım mevlam neylerse güzel eyler.
Yanıtla (2) (0)Adalet derken KHK'lıları lütfen unutmayın.
Yanıtla (12) (1)Tansiyon, şeker ve kalp hastalığı olan, bastonla ancak yürüyebilen yaşlı bir adamdan maraton koşmasını beklemek! Tuhaf!
Yanıtla (13) (0)Kanatlı mı kanatsız mı uçacağız veya kacacagiz. 25 yılın sonunda geldiğimiz yer çöplük bırakın burda kalalım.
Yanıtla (8) (0)Reform paketine ibadet kesiminden olup haklarında takipsizlik veya beraatine karar verilen mağdurların iadesi ile ilgili madde de konursa mükemmel olur. Yoksa eksik olur.
Yanıtla (2) (1)Akp,diyorki,ekonomiyi biz düzelteceğiz,adaleti biz düzelteceğiz,Avrupa birliği düzenlemelerini biz yapacağız.
Yanıtla (5) (2)Kardeşim bunları kim bozdu?
İlahi akp,muhalefetin işinide yapıyor.Bu millet bunu nasıl yutuyor anlıyamıyorum.Zaten zor bulunan muhalefeti de normalleşme adı altında iyice uyuttular.İşi götürüyorlar.Sandığı getirin işimizi kendimiz hal edeceğiz.Muhalefet ortalıkta yok.Bir Cemal Enginyurtla iş yürümez.
Mevcut kafa yapısı ile Türkiye yoluna devam ederse Avrupa Birliği, Bahçeli'nin de dediği gibi Müzakere defteri açılmamak üzere kapatılmıştır çünkü Türkiyenin Dünyaca ünlü vukuatlarının sayısı burdan Waşingtona köprü olur.
Yanıtla (2) (0)Sinan Ateş suikastine ilişkin dava açılan 22 sanıktan 14’ünün kabarık bir sabıka kaydı var.
Yanıtla (2) (0)Suikast gerçekleştiğinde tetikçi Eray Özyağcı yedi, azmettirici Doğan Çep 20, gözcü Suat Kurt ve motosikletle tetikçiyi kaçıran Vedat Balkaya bir suçtan aranıyordu.
Hem Özyağcı’nın hem Çep’in cinayetten arama kaydı vardı.
Vizyonu bizi bir Orta Doğu ülkesi yapmak olan birinin aynı zamanda bizi Avrupa’ya uyumlu yapacağını/yapabileceğini zannetmek ahmaklık olur.
Yanıtla (15) (1)Bunlar, AB Gıda Kodeksi'ni iç hukuka uyguladılar ama o kodekse göre serbest olması gereken, hatta etikette belirtilmesi dahi gerekmeyen "%1.5 oranından az alkolü içecek içeren dondurma üretimi"ni
Yanıtla (4) (2)yasakladılar ve Danıştay bu olmayan yasağı onayladı.
Üstelik geçen yıl 52 milyon yabancı turistin gelmesi ile övünülürken...